İçindekiler
“Heypati Biliyor musun?”
Bu haftanın konuğu
CANE CORSO!

Gerektiğinde ailenizi koruyacak kadar cesur ama aynı zamanda ailesine de çok düşkün bir köpek istiyorsanız Cane Corso sizin için ideal olabilir. Cane Corso oldukça zeki ve kolay eğitilebilir olmasının yanı sıra gerektiğinde ailesi için tehlikeye atılmaktan da korkmaz.



Yazımızı puanlamayı unutmayın 🙂
Cane Corso Dünyamıza Nereden Girdi?
İtalyan av meraklıları için, Neapolitan Mastiff ve güçlü bir İtalyan savaş köpeği olan Canis Pugnac ( Canis Pugnax)’ ın çiftleşmesiyle ortaya çıkmıştır. Canis Pugnac, tarihte Roma İmparatorluğunda, askerler ve av meraklıları tarafından beslenirdi. Ortaya çıkan tarihi tablolarda görülmüştür ve tarihte heykelleri yapılmıştır. Güney İtalya’da ortaya çıkarılan tarihi eserler arasında heykelleri bulunmuştur. İtalyanca’ da bu köpeklere Cohors denilmiştir. Kelimenin bekçi, koruyucu, kral vekili gibi anlamları vardır. Askerler tarafından beslenerek savaşlarda görev alan bu köpekler, boğa oyunlarında da yer almışlardır. Bağlı bir boğaya bu köpeklerin saldırması üzerine yapılan oyunlarda Cane Corso’lar kullanılmıştır. İtalya’nın güneyinde hala yaygın olarak beslenir. 1980’li yıllarda nesli tükenmeye başlasa da uluslararası çabalarla kurtarılmıştır.
Cane Corso’un Nasıl Bir Karakteri Var?
Diye soracak olursanız; ailesine düşkün, uslu ve uyumludur. Ancak tüm aile üyeleri iyice tanıtılmalıdır. Genç yaşta sosyalleşmesine özen gösterilirse diğer köpeklerle ve yabancılarla da daha iyi anlaşacaktır. Her zaman tetikte ve ailesini savunmak için hazır olduğundan yabancılara ve tehdit olarak gördüğü köpeklere agresif tavırlar sergileyebilir ama aslında sürekli olarak agresif değildir. Ailesiyle olmayı sever. Oldukça zeki olduklarından kolayca eğitilirler. Aşırı korumacıdır. Oyun oynamak yerine her daim hazır halde ailesini korur. Yeterli derecede dışarı çıkartılır ve egzersiz yaptırılırsa ev içinde de yaşayabilir ama aslen bu durumdan hiç hoşlanmaz. Onun hayali açık havada geniş bir arazi olduğu için, bahçe ortamında bakılması onu daha çok mutlu eder. Kendi karakter ve fiziksel yapısına göre yaşamaya düşkündür. Sahibine çok sadıktır. Herhangi bir tehlike yoksa oldukça sakin ve sessizdir. Sahiplerini çok sever, eğitimli ise çocuklarla çok iyi anlaşır. Başarılı bir koruma köpeği ve uysal bir arkadaştır. Yavru iken eğitimi tamamlanmalı ve itaat etmeyi öğrenmelidir.
Cane Corso beslerseniz, Ne Kadar Büyür?
Irkın boyutu: Büyük Boy
Yükseklik: Erkeler 64 – 69 cm, Dişiler 58 – 61 cm
Ağırlık: Erkekler 45 – 50 kg, Dişiler 40 – 45 kg
Boyut Olarak Ne İle Karşılaşacaksınız?
Atletik ve kaslı bir köpektir. V şeklinde kulakları, uzun yayvan ağzı, kemerli boynu ve belirgin alnı ile bilinir. Uzun süreli koşulara ve yürüyüşlere yatkındır. Dayanıklı bir fiziksel yapısı vardır. Doğa yürüyüşlerinizde yanınızda götürürseniz çok hoşuna gider. Kas yapılarının gelişmişliğini ilk bakışta fark edersiniz. Oldukça çeviktir çünkü kas ve kemik sistemleri gelişmiştir. Ağız ve burun çıkıntıları geniştir. İyi koku alır ve avı için güçlü bir rakiptir. Burun kenarları ve kaşlarının kenarları biraz şişkince görünür. Boyunları biraz kemerli, güçlü ve kaslıdır. Derisi kalın olduğundan kavga sırasında dayanıklıdır. Tüyleri parlak ve kısadır. Tüy yapısı yoğundur. Açık havada yaşamak için elverişli bir kürkü vardır. Ağız ve burun etrafındaki tüyler ise daha zayıftır. Göğsünde ve burnunda beyaz, gri ya da siyah lekeler vardır. Tüylerini haftada bir kez fırçalamak veya iki haftada bir kez fırçalamak yeterlidir. Kürkleri siyah, kahve, kızıl, mavimsi, gri renklerde olabilir. Ortalama 10 yıl yaşarlar.
Nasıl Bakılır?
Kalça diplezyasına yakalanma olasılığı vardır. Aşırı beslenmemelidir. Öğün araları sık olmamalıdır. Sadece yavrular sık beslenmelidir. Anne sütünün yanı sıra 2,5 aya kadar ek gıda olarak küçük et parçaları verebilirsiniz. Günde bir veya iki defa iyi kıyılmış et yedirebilirsiniz. Vereceğiniz et haşlanmış ve yağsız olmalıdır. 6 aylık olana dek ot ve sebze de verilmesi iyi olacaktır. Yetişkin hale geldiğinde hala ihtiyacı varsa sebze ve ot vermeye devam edebilirsiniz. Yavrular günde 5 veya 6 kez anne sütü emebilir ya da anne sütünden mahrumsa beslenebilir. Beşinci ayın sonuna dek bu şekilde iyi beslenmelidir. Daha sonra ise gıda miktarı azaltılmalı ve öğün araları daha seyrek olmalıdır. 10’uncu ay itibariyle günde iki defa beslemek yeterlidir.
Yorum Yap