Çınarların Gölgesinde

Çınarların Gölgesinde

Mudanya’dan sonra 10 km mesafede bulunan kasabanın, yemyeşil zeytin ağaçlarıyla bezenmiş yolunun mis gibi havasını solumak da bir başka güzel.

Tarih kokan dar sokakları, kerpiç veya ahşaptan yapılmış cumbalı Rum evleri, zeytin ağaçlarının birkaç fırça darbesi vurduğu yeşilliğiyle Güney Marmara’nın en güzel sonbaharı. Halkın başlıca geçim kaynağı zeytincilik. Kasabada bağcılık ve ipekçilikte geçmişten kalan uğraşlar arasında fakat kasaba halkının yaklaşık %90’ı ünü sınırlarını aşmış, orta boyda ve küçük çekirdekli Trilye zeytiniyle geçimini sağlıyor. Bu zeytin öyle her yerde bulabileceğiniz bir zeytin değil, kasabaya özgü zeytini daha sonra tekrar almak isteyenler kargoların yolunu gözlüyor.

Şehir yaşantısının keşmekeşliğinden birkaç gün de olsa uzaklaşmak isteyenler için biçilmiş kaftan Trilye. Bursa’nın Mudanya ilçesinden 10 km uzaklıkta şirin mi şirin eski bir Rum köyü burası. Minik hayvan dostlarınızla gezmeye doyamayacaksınız…

Zeytin yağının da tadı damaklarda kalan yemeklerine büyük bir lezzet kattığından kimsenin şüphesi yok. Trilye’de balıkçılıkta önemli bir geçim kaynağı. Adını, Latincede kırmızı balık anlamına gelen barbunya balığından alan kasaba, barbunyanın anavatanı. Masmavi denizine göz kulak olan Trilye limanı, yan yana sıralanmış balık lokantalarıyla meşhur. Gözünün alabildiğince denizi, yemyeşil bahçeleri, taptaze balığı, üzerine pul biber ve kekik ekilmiş meşhur zeytini ile kendini en güzel şekilde özetliyor. Birkaç saat içerisinde kolaylık gezilebilen kasaba, sit alanı olduğu için özgünlüğünü bir şekilde korumayı başarmış. Rum mimarisinin en güzel örneği evlerin, küçük küçük butik otellere çevrilmesi kasabanın tadına doyamayanların bir numaralı tercihi olmuş.

Tarihle iç içe yaşayan Trilye’de en çok rağbet gören yerlerin başında hiç şüphesiz ki Taş Mektep yer alıyor. Neo klasik tarzda inşa edilen yapı, 1924 yılında şehit, öksüz ve yetim çocukların okudukları Darül Eytam Okulu olarak açılmış. Kasaba, Osmanlı zamanında kiliseden camiye çevrilen Fatih camini ve duvarlarına resim yapılan ilk kilise olarak bilinen Kemerli Kiliseyi de sınırları içerisinde barındırıyor.

Fethettiği yerlere çınar ağacı dikme gibi bir geleneği olan Osmanlının, 1330 yılında fethettiği Trilye de yedi asırlık koca bir çınarın gölgesi altında. Trilye’nin eşsiz manzarasını kuş bakışı seyretmek isteyenler için de iyi haberlerimiz var.

Bir karışıklık oluşmaması adına, mütevazı kasabanın yön levhalarında zeytinbağı olarak da yazabileceğini hatırlatmakta fayda var.

Tepedeki Çamlı Kahve’de asırlık çınar ağaçlarının altında çayınızı yudumlayabilir, mükemmel manzaranın tadına varabilirsiniz. Peki son yıllarda popülerliği hızla artan bu cennet kasabaya ulaşım nasıl sağlanıyor? Araçsız ulaşımı tercih edenler Mudanya’ya kalkan deniz otobüsünü binerek Mudanya sınırları içerisine ayak basabilir, buradan yarım saatte bir geçen Trilye minibüsleriyle kasabanın havasını soluyabiliyorlar. Aracıyla gelmeyi tercih edenler ise İstanbul-Bursa yolunu kullanarak Gemlik’i 3 km geçtikten sonra Engürücük sapağından girerek Mudanya üzerinden Trilye’ye ulaşabiliyor.

• PATİ DOSTU KONAKLAMA İÇİN:
  Hikmet Hanım’ın Ev Pansiyonu: 0 (535) 814 01 58
  Savarona Pansiyon: 0 (224) 563 26 08
  Trilye Otel: 0 (224) 563 22 20